skip to main | skip to sidebar

İlmi İle Amil Kişi

  • Entries (RSS)
  • Comments (RSS)
  • Home
  • Posts RSS
  • Comments RSS
  • Edit

Cuma, Eylül 25

The Dubliner!

Gönderen İlmi İle Amil Kişi zaman: 15:11
“Thanks Mahir!” diyerekten bana İrlanda’yı hatırlattığı için malum kişiye teşekkür ederim. Saygı ve sevgiler.

Sene 2000. Mustafa Özdemir isimli eski matematik kursu hocamıza doğru yol alırken 3 kişi tarafından bıçak yoluyla gasp edilip, Tarsus’un en karizmatik ve cemiyete girmeye en yakın aday başkomiseri tarafından parayı “karıyla-kızla yemek” fiiliyle itham edilmiş olmamın üzerinden 2 hafta geçtikten sonra, Adana-İstanbul-Paris hattı üzerinden Dublin havaalanına iniyorum.

Çok ilginç bir yer inanın. İnsanları süper, yemekler dandik, bolca yağmur, apartman neredeyse yok her taraf 2 veya 3 katlı taş evlerden oluşuyor, Cranberries’in ana vatanı, Roy Keane o zaman hala milli takımda ve ilk yurtdışı deneyimim. Guiness ise bu saydıklarımla karşılaştırılamayacak bir deneyim olduğu için ona ayrı bir paragraf açacağım. Ayrı paragraf açılmasını hak eden bir diğer konu ise ülkenin müzik kültürü.

Önce Guiness olayına değinmek gerekirse, bahsi geçen varlık İrlanda’nın siyah birasıdır. Bizim buradaki Efes tüketiminin rakamlarını yakalamıştır. Kısacası efsanedir. Kullarım, ben sonsuzluk denecek bu yaşantımda böyle bir tesis görmedim. Birayı hem üretiyorlar, hem de fabrikadan halka direkt satışını yapıyorlar. Aman Tanrım! Böyle bir tad yok. Büyük ikramiye çıksın namussuzum, terbiyesizim, itim eğer gidip ilk iş olarak fabrikadan o taze birayı içmek olacak. Sonrasında Amsterdam tabii. Öyle Taps gibi çalıntı bir konsept de değil! Adamlar yapmışlar abi. Yine Mahir’e ben bir teşekkür edeyim, sizde tapının lütfen çünkü kendisi benimle eş değer bir insandır özellikle İrlanda’da kaldığını öğrendiğimden bu yana! Mahir fabrikanın içinde yazan bir broşürü benimle paylaştı ve broşür şöyle diyor; “The equipment you see around you, like the building you are standing in, comes from another time, when machines were works of arts!”. Adamların açıklaması zaten fikir sahibi olmanız için yeterli. Fabrika satış mağazası dediysek, Türkiye’deki tekstil fabrikalarının giriş kapılarında gördüğümüz yirmi sekizinci kalite, ihraç fazlası malları satanlardan değil yani. Neyse, yaşamayana anlatılmaz! “Gidin görün!” diye emir buyururum başka birşey demem siz ölümlülere.

İşte ayrı paragraf açılması gereken diğer konuya geldiğimiz yer. Ülkenin müzikleri. Flüt, keman ve araya gayda melodilerinin arada sırada da olsa serpiştirildiği, ki belirtmek isterim gayda aslında İskoç kültürünün Dünya'ya kazandırdığı bir enstrümandır, inanılmaz hareketli ve tap dance yapma arzularını doruğa çıkaran bir müzik kültürü var ülkenin. Dinlerken yerinde durabilmesi için insanın ruhsuz olması gerekir bence. Alın size bir örnek, dinleyipte yerinde duranlar yorumlarıyla bilgi versin ki, bizde kim neymiş onu öğrenelim.



Buradan bir şansızlığımı veya o zaman ki duruma göre kültürsüzlüğümü de dile getirmek istiyorum. Ben İrlanda'ya gittiğim vakit, böyle güzel bir yöresel müzik kültürüne sahip olduklarını bilmiyordum. Eğer bilseydim mutlaka bir aktiviteye falan katılıp bu müziği canlı dinlemek isterdim. Napalım! Kader utansın!

Artık ciddi ciddi düşünüyorum. Sanırım anne tarafım İrlandalı, baba tarafımda İskoç. Annemler uzun zaman önce Dublin'in küçük bir kıyı kasabası olan Balbriggan'dan göçmüş olmalı Tarsus'a. Babamlar ise yine uzun zaman önce Edinburgh'un Longniddry isimli sahil kasabasından gelmiş olmalılar. "Göbek! Neden Tarsus?" diye sorarsanız bunun cevabını araştırıyorum hala. Scotland Yard ile birlikte çalışmalarım devam ediyor. En büyük tezim ise, Tarsus'un eskiden Mısır'ın giriş kapısı olarak kullanılması ve yine Balbriggan ile Longniddry gibi sahil kasabası olmasıdır. Tabii Kleopatra zamanından bahsediyorum ama ben neden bahsediyorum, ne konuştuğum hakkında bir fikrim var mı onuda bilmiyorum. Sanırım saçmalıyorum. İnsanın konuları kısa kesmesi gerektiği vakitlerde saçmalamaktan vazgeçememeside ayrı bir araştırma konusu.

Akıllı olun! Adamı hasta etmeyin! Sevgiler, saygılar.

Oturan Göbek
0 yorum

Dance Signora

Gönderen İlmi İle Amil Kişi zaman: 01:40
http://www.hurriyet.com.tr/magazin/haber/12544249.asp?gid=229

Düşündüm de, çok yoğun olmamakla birlikte herkes 6 ayda en az bir kere canlı dansöz izlemeli. Gözlerin pasını alır. Sonuçta Türk kadını genel olarak kötü giyiniyor hatta sizde biliyorsunuz artık kara çarşaflılar da geziyor ortada. İşte gözler bu yüzden paslanıyor. Dansöz işe yarar bence.

Oturan Göbek
0 yorum

Perşembe, Eylül 24

Quote #1

Gönderen İlmi İle Amil Kişi zaman: 14:00
"You shall no longer take things at second or third hand....
Nor look through the eyes of the dead...
Nor feed on the spectres in books...
You shall not look through my eyes either,
Nor take things from me,
You shall listen to all sides and filter them from yourself."

Walt Whitman
0 yorum

Salı, Eylül 22

The boys are back in town!

Gönderen İlmi İle Amil Kişi zaman: 01:23
Bayram'da memlekete gitmedim biliyorsunuz. İstanbul'da takıldım. Evimin koordinatlarının bana sağlamış olduğu avantaj mı desem dezavantaj mı desem karar veremedim, Taksim'de bir bayram geçirdim denebilir.

Hepinizin bildiği gibi "Taksim'de Yılbaşı Gecesi" gibi bir kavramımız var, lugatımızda yıllardır yer alan. Birkaç kez Taksim'de yılbaşı kutlamasına katıldım ama bu bayram fark ettim ki, ramazan ayının verdiği etki ile Taksim her zaman Şeker Bayramı sırasında yılbaşı gecesinden daha tehlikeli bir hal alıyor.

Evet, gözlemim bu oldu. Taksim Şeker Bayramı'nda, Yılbaşı Gecesi'nden daha magandik bir durumda. "Neeeee! Magandik'te ne demek oluyor dostum!" dediğinizi duyar gibiyim. Şöyle açıklayayım müsade ederseniz. Efendim bu terim cümle içinde kullanıldığı şekle ve verilen vurguya göre çok çeşitli anlamlar taşıyabilen bir kelime. Bunu bayram sırasında kıçımdan attım! Aklıma gelen birkaç örneği size vermem gerekirse;

1- Maganda-Fantastik Karışımı; maganda öğelerinin akıl almaz boyutlara ulaştığının göstergesidir. Bu şekilde bir tabirle karşılaşıldığı vakit, bulunulan yerden ani bir şekilde uzaklaşılmalıdır.

2- Maganda-Futuristik Karışımı; yeni nesil magandalık ideolojilerinin gelişimini temsil eder. Faaliyet görülmeden kaçılmaması tavsiye edilir, lakin faaliyetle ilerleyen zamanlarda karşılaşıldığı vakit iş işten çoktan geçmiş olabilir.

3- Maganda- Tik Karışımı; magandalığı tiki varmışcasına, kontrolsüz olarak gerçekleştiren ve doğştan insanlığını kaybetmiş varlıkları ifade eder. Uzak duralım ve tepki göstermeyelim. Dediğim gibi sinirsel bir durumdur. Yapılacak birşey yoktur.

4- Maganda-Skolastik Karışımı; bu tarz magandalık durumunda Allah işin içine sokulmaya çalışılır. "Allah'ını Yiyim!" ve "Bunu yaratmış olan Allah beni yaratmış olamaz!" gibi seviyesi laflar ile karşılaşıldığı vakit magandanın dinsel faaliyetlerde bulunduğu anlaşılabilir. AKP'nin tek başına iktidar olduğu bu dönemde dalaşılmaması tavsiye edilir.

Bunlar ve bunların benzeri olan birçok diğer şekilde magandik kelimesi kullanabilir.

Konunun özüne gelmek gerekirse, bayram harçlığı kavramına artık karşıyım. Özellikle erkeklerin kendilerini bulmaya başladığı 15 yaşından itibaren kesinlikler bu adet kalkmalı. Çünkü bu yaştan sonra verilen harçlıklar, bu magandiklerin paralarını biriktirerekten bayramın ikinci veya üçüncü günlerinde, senede bir kez geldikleri Taksim'e gelmelerine sebep oluyor.

İstanbul nüfusu ve yüzölçümü üzerinde yapmış olduğum çok gizli bir araştırmaya göre, İstanbul'da 1.8 kilometre karelik İstiklal Caddesi üzerinde maksimum 2.223 tane maganda bulunması gerekirken, ki burada İstiklal'deki herkesin magandik olduğunu kabul ediyoruz, bu sayı bayramda 4.001 ortalamaya kadar çıkmıştır. Rakamlar ortada. Fazla söze gerek yok.

Son olarak belirtmek istediğim nokta, çok dikkatli olmamız gerektiğidir. Onlar içimizdeler. Bizimleler. Belki bir iş arkadaşı, belki bir okul arkadaşı ama içimizdeler. Yarın birgün kız arkadaşınızla yolda yürürken bir laf atan veyahut pandik atan veyahut kafa atan bir magandik gördüğünüz vakit beni daha net anlayacaksınız.

Not: Buradan yapmış olduğu magandalıklar ile önce Arena programına çıkan, daha sonra inanılmaz yakışıklı ve karizmatik yönüyle elektro-şok aletine konu edilen Tayyar kod adlı arkadaşıma "Allah belanı versin!" demek istiyorum. Umarım bloğumu okuyorsundur ve kim olduğunu anlarsın Allah'ın öküzü.

Sevgiler, saygılar.

Oturan Göbek
0 yorum
Daha Yeni Kayıtlar Önceki Kayıtlar Ana Sayfa
Kaydol: Kayıtlar (Atom)

Takip Ettiklerim

  • .z.
    Este es mi primer post! :3
    6 yıl önce
  • BETTRA
    8 yıl önce
  • daçe der ki
    Gökdelenin Tepesinden İnsan Manzaraları
    9 yıl önce
  • M.
    Bir gece sabaha karsi
    13 yıl önce
  • BİRBİZEKSİKTİK
    Unwell
    13 yıl önce
  • special n'
    ..
    13 yıl önce
  • r.d
    Toilet Paper
    15 yıl önce
  • direnk | knerid
  • and...

About Me

Fotoğrafım
İlmi İle Amil Kişi
Profilimin tamamını görüntüle

İzleyiciler

Tamam ama niye?

Gereksiz bilgeliğe giden yol burdan geçer!

Blog Archive

  • ► 2010 (26)
    • ► 09/26 - 10/03 (1)
    • ► 09/05 - 09/12 (1)
    • ► 08/22 - 08/29 (1)
    • ► 08/08 - 08/15 (1)
    • ► 07/18 - 07/25 (2)
    • ► 07/11 - 07/18 (1)
    • ► 06/13 - 06/20 (1)
    • ► 05/23 - 05/30 (1)
    • ► 05/02 - 05/09 (1)
    • ► 04/25 - 05/02 (1)
    • ► 03/21 - 03/28 (1)
    • ► 03/14 - 03/21 (2)
    • ► 02/28 - 03/07 (3)
    • ► 02/21 - 02/28 (1)
    • ► 01/31 - 02/07 (1)
    • ► 01/17 - 01/24 (3)
    • ► 01/10 - 01/17 (3)
    • ► 01/03 - 01/10 (1)
  • ▼ 2009 (57)
    • ► 12/27 - 01/03 (3)
    • ► 12/20 - 12/27 (1)
    • ► 12/13 - 12/20 (4)
    • ► 12/06 - 12/13 (1)
    • ► 11/29 - 12/06 (3)
    • ► 11/22 - 11/29 (4)
    • ► 11/15 - 11/22 (3)
    • ► 11/08 - 11/15 (1)
    • ► 11/01 - 11/08 (5)
    • ► 10/25 - 11/01 (2)
    • ► 10/11 - 10/18 (4)
    • ► 10/04 - 10/11 (5)
    • ► 09/27 - 10/04 (1)
    • ▼ 09/20 - 09/27 (4)
      • The Dubliner!
      • Dance Signora
      • Quote #1
      • The boys are back in town!
    • ► 09/06 - 09/13 (1)
    • ► 08/30 - 09/06 (2)
    • ► 08/23 - 08/30 (1)
    • ► 08/16 - 08/23 (2)
    • ► 08/09 - 08/16 (2)
    • ► 07/12 - 07/19 (1)
    • ► 07/05 - 07/12 (1)
    • ► 06/21 - 06/28 (1)
    • ► 06/14 - 06/21 (5)
 

© 2010 My Web Blog
designed by DT Website Templates | Bloggerized by Agus Ramadhani | Zoomtemplate.com